RECEP AYI VE REGÂİB NEDİR?
2018 yılı Üç Aylarının İlki Olan
"Recep Ayı"
"Recep Ayı"
19 Mart pazartesi Günü Başlıyor.
İlk Mübarek Gece ve Kandil olan
"Ragâib Kandili"
22 Mart Perşembe'yi Cuma'ya Bağlayan Gece İdrak edilecek.
Recep Ayı ve Ragâib
Bir de bu ayda sevablar
kulların defterlerinin sevab hanelerine, bol bol dökülmesi dolayısıyla da
recebül esabb denmiştir. Yâni, sevabların bol bol, şarı şarıl, gürül gürül
döküldüğü ay demek… Sabbe, Arapçada dökmek demek… Nehrin de böyle dağlardan
çağlayarak şaldur şuldur akıp da döküldüğü yere münsab derler; o da aynı
kökten… Receb-ül esabb; Allah’ın rahmetinin cûşa gelip, ikram ü ihsanâtının
şarıl şarıl, güldür güldür kullara geldiği ay demektir.
Arifler ve din alimleri
kitaplarında yazmışlar ki, bu ay ekim, ekme, ziraat ayıdır. Sevaplı işler, oruç
tutmak, tevbe etmek vs. güzel şeyler yapılır. Bir mahsulün ekilmesi gibi
ziraat, ekim ayıdır. Şa’ban bakım ayıdır. Ramazan biçim ayıdır, yâni mahsulün
alındığı aydır demişler. Demek ki Receb ayı, bizi Ramazan ayına hazırlayan bir
mevsimin ilk adımı olmuş oluyor.
Onun için, “Receb ayı tevbe
ayıdır.” demişler. Yâni kul ne yapacak?.. “Yâ Rabbi! Ben anlayamamışım, hatâ
etmişim, bilememişim, suçluyum, kusurluyum; beni affet…” diyerek hatâsını
itiraf edip, hatâsından dönerek, Cenâb-ı Hakk’ın yoluna girecek.
Regâib, arapça bir kelimedir ve
“reğa-be” kökünden gelmektedir. “Reğa-be”, kelime olarak, herhangi bir şeyi
istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek
demektir. “Reğîb” kelimesi ise, “reğabe”‘den türemiş olan bir isimdir ve
kendisine rağbet edilen, arzulanan, taleb edilen şey demektir. Müennesi,
“reğîbe”dir. “Reğîbe”nin çoğulu da “reğâib” dir. Kelime olarak “Regâib”in aslı
budur.
Receb Ayının ilk cuma gecesine
Regaib gecesi denir. Bu geceye Regaib gecesi ismini melekler vermişlerdir. Her
Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli
oluyor. Allahü teâlâ, bu gecede, müminlere, ragibetler [ihsanlar, ikramlar]
yapar. Bu geceye hürmet edenleri affeder. Bu gece yapılan dua kabul olur,
namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, sayısız sevaplar verilir. Regaib gecesini
ibadetle geçirmeli, kazası olan, hiç değilse bir günlük kaza namazı kılmalı!
Kazası olmayan da nafile namaz kılar, Kur’an-ı kerim okur, tesbih çeker, tövbe
istiğfar eder. Perşembe günü oruç tutup, gecesini de ihya etmek çok sevaptır.
Receb ayında oruç tutmak faziletlidir.
Regaib ile ilgili ayet-i Kerimeler:
Regâib kelimesi Kur’an’da
geçmemektedir. Ancak “reğabe”den türemiş olan çeşitli kelimeler, Kur’ân’da
sekiz yerde geçmekte ve “reğabe”nin ifâde ettiği mana için kullanılmaktadır. Ayrıca, “Şüphesiz Allah’ın
gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısına göre ayların sayısı on ikidir.
Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu, Allah’ın dosdoğru kanunudur. Öyleyse o
aylarda kendinize zulmetmeyin.” (Tevbe Suresi, 36) Hz. Peygamber’in ( a.s.m ) (
aşağıda hadisler bölümünde bulunan) bir hadisinde, ayet-i kerimede işaret
buyurulan haram ayların, Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep ayları olduğu
vurgulanmaktadır: “
Receb Ayı ve Regaib Gecesi
(İlgili Hadis-i Şerifler
- İbn-i Abbas -radiyallahu anh- Hazretleri: “Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Recep ayında bazen o kadar çok oruç tutardı ki, biz O’nu hiç iftar etmeyecek zannederdik. Bazen de o kadar çok iftar ederdi ki, biz O’nu hiç oruç tutmayacak zannederdik.” buyurmuştur. (Müslim)
- Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Receb’in hepsini tutmuş gibi sevap verilir. (Miftah-ül-cenne)
- Ramazan ayı dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır. (Ebu Yala)
- Şu beş gecede yapılan duâ geri çevrilmez. Regaib gecesi, Şabanın 15. gecesi, Cuma, Ramazan bayramı ve Kurban bayramı gecesi.(İbn-i Asâkir)
- Receb-i Şerîf’in birinci gününde oruç tutmak üç senelik, ikinci günü oruçlu olmak iki senelik ve yine üçüncü günü oruçlu bulunmak bir senelik küçük günahlara kefaret olur. Bunlardan sonra her günü bir aylık küçük günahların af ve mağfiretine vesile olur.” buyuruyorlar. (Camiu-s sağir)
- Muhakkak zaman, Allah’ın yarattığı günkü şekliyle akıp gitmektedir. Yıl on iki aydır. Bunlardan dördü haram aylardır. Ve üçü ard arda gelmektedir. Zilkade, Zilhicce, Muharrem bir de Cemaziye’l-âhirle Şaban ayları arasında gelen Mudar kabilesinin ayı Recep ayıdır.” (Buhârî, Tefsir, Sure, 8,9)
- Recep ayı Allah’ın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır.” (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 1/423)
- Yine mübarek üç aylardan ilki olan Receb ayının önemi ve değeri hakkında Enes b. Malik (r.a.)’dan şöyle rivayet edilir: Receb ayı girdiğinde Hz. Peygamber şöyle derdi: “Allahım! Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/259)
- Receb’in ilk cuma gecesini ihya edene, Allahü teâlâ, kabir azabı yapmaz. Duâlarını kabul eder. Yalnız, 7 kimsenin duasını kabul etmez: Faizci, Müslümanları aşağı gören, ana babasına eziyet eden, Müslüman olan ve dinin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın, çalgıcı, livata ve zina eden, beş vakit namazı kılmayan. [Bu günahlardan vazgeçmedikçe, duaları kabul olmaz.] (Saadet-i Ebediyye)
- Receb büyük bir aydır. Allah bu ayda hasenatı kat kat eder. Receb ayında bir gün oruç tutana, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün oruç tutana Cennetin 8 kapısı açılır. On gün oruç tutana, Allah istediğini verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, “Geçmiş günahların affoldu” der. Receb ayında Allahü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi ve o da, Receb ayını oruçlu geçirdi. Yanındakilere de oruç tutmalarını emretti. (Taberânî)
- Kim Receb ayında, takva üzere bir gün oruç tutarsa, oruç tutulan günler dile gelip “Ya Rabbi onu mağfiret et” derler. (Ebû Muhammed)
- Hz. Aişe (ra) validemiz, “Resûlullah, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmaya çok önem verirdi.” buyuruyor. Çünkü Hadis-i Şerifte, “Ameller Allahü teâlâya pazartesi ve perşembe günleri arz edilir. Ben de amelimin oruçlu iken arz edilmesini istiyorum.” buyururdu. (Tirmizî)
- Receb ayında yapılan dua kabul edilir, günahlar affedilir. Bu ayda günah işleyenin cezası da kat kat olur. Hz. Hüseyin (ra) anlatır:
“Kâbe’yi tavaf ederken, yanık
sesle Allahü teâlâya dua eden bir kimsenin sesini işittik. Babam bunu çağırmamı
emretti. Güzel yüzlü, temiz bir kimseydi. Ancak sağ tarafı felç olmuş, kurumuş,
hareketsiz idi. Ona, “Sen kimsin, durumun ne böyle?” dedim. O kimse dedi ki: “Adım
Menazil… Ben çalgı çalmak, şarkı söylemekle şöhret salmış, Arabistan’ın
ünlülerinden bir gençtim. Hep nefsin arzuları peşinde koştum. Receb ve Şaban
aylarında bile, bu günahlara devam ederdim. Salih babam, beni bu günahlardan
kurtarmaya çalıştı. Bana, “Allahü Teâlânın azabı şiddetlidir, bir anda
kahredebilir. Kötü arkadaşlardan vazgeç, bu kötü işleri bırak! Melekler ve bu
aylar senden şikâyet ediyorlar” dedi. Nasihate hiç tahammülüm yoktu. Babamın
üzerine yürüyüp, döverek susturdum. Üzüntülü ve kırık kalble, “Bu aylarda oruç
tutup, geceleri ibadet ediyorum. Beytullah’a gidip şerrinden korunmak için,
Allahü teâlâdan yardım dileyeceğim” dedi. Bir hafta oruç tutup, Kâbe’ye
giderek, “Ey Rabbim, mazlumların âhını yerde bırakmazsın. Bu ayda, bu mübarek
yerlerde yapılan duaları red etmezsin. Hakkımı oğlumdan al, onu felç et!” diye
dua etti. Henüz duası bitmeden sağ tarafım felç oldu. Beni gören, “Baba
bedduasına uğramış kişi” derdi.”
Hz. Hüseyin, “Baban bu hâline ne dedi?” buyurdu. O genç, “Babamdan özür diledim. Onun da babalık şefkati galip gelerek beni bağışladı. Beddua ettiği yerde, bu sefer şifa bulmam için hayır dua etmek üzere deve ile gelirken, devenin ürkmesi ile babam düşüp öldü. Şimdi çaresizim.” diyor. Hz. Ali bu felçli gence dua ediyor, Receb’de yaptığı bu dua bereketiyle de Hak teâlâ ona şifa ihsan ediyor.
Hz. Hüseyin, “Baban bu hâline ne dedi?” buyurdu. O genç, “Babamdan özür diledim. Onun da babalık şefkati galip gelerek beni bağışladı. Beddua ettiği yerde, bu sefer şifa bulmam için hayır dua etmek üzere deve ile gelirken, devenin ürkmesi ile babam düşüp öldü. Şimdi çaresizim.” diyor. Hz. Ali bu felçli gence dua ediyor, Receb’de yaptığı bu dua bereketiyle de Hak teâlâ ona şifa ihsan ediyor.
Regaib Gecesi ile İlgili
Risale-i Nur’da Geçen İfadeler:
Üstadımız! Nur talebelerinin
okudukları bir eşi, bir benzeri daha dünyada olmayan “Cevşen-ül Kebir” isimli
Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz Hazretlerinin duasını ve çok
sevablı, çok nurlu, çok faziletli salavat-ı şerifelerinizi elde ettik, okumağa
başladık. Sizin devam ettiğiniz bu pek kıymetdar, çok mübarek evradlar; bizim
zikrimiz, bizim virdimiz oldu elhamdülillah! Fakat en ziyade Risaleleri okumağa
gayret ediyoruz, ehemmiyet veriyoruz. Çünki Nur Risalelerini ne kadar sık sık
okursak, bu dualardan daha ziyade feyz alıyoruz. Duaları, evradları mübarek
gecelerde, hususan Leyle-i Regaib ve Leyle-i Mi’rac ve Leyle-i Berat, Leyle-i
Kadir ve Cuma geceleri gibi vakitlerde okuyoruz. (Hanımlar Rehberi: 158)
“Evvelâ: Tekraren hem sizin
Receb-i şerifinizi ve Leyle-i Regaib’inizi tebrik, hem Safranbolu’lu
kardeşlerimizin tebriklerine mukabeleten şuhur-u selâselerini ve dört leyali-i
mübarekelerini ve Nurlarla gayet ciddî alâkalarını tebrik ederiz.” (Emirdağ L.
– 1: 166)
Evvelâ: Seksen küsur sene bir
ömr-ü manevîyi sizlere kazandıracak olan şuhur-u selâse-i mübarekeyi ve
bilhassa bu geceki Leyle-i Regaib’i tebrik ediyoruz. (Kastamonu L.: 147)
“Evvelen: Seksen sene bir
manevî ömr-ü bâki kazandıran şuhur-u selâsenizi ve mübarek kudsî gecelerinizi
ve leyle-i regaibinizi ve leyle-i mi’racınızı ve leyle-i beratınızı ve leyle-i
kadrinizi ruh u canımızla tebrik ve herbir Nurcunun manevî kazançları ve
duaları umum kardeşleri hakkında makbuliyetini rahmet-i İlahiyeden rica ve
hizmet-i Nuriyede muvaffakıyetinizi tebrik ederiz.” (Emirdağ L.-2: 121)
Birinci Sualiniz: Mü’minin
mü’mine en iyi duası nasıl olmalıdır? Elcevab: Esbab-ı kabul dairesinde olmalı.
Çünki bazı şerait dâhilinde dua makbul olur. Şerait-i kabulün içtimaı
nisbetinde makbuliyeti ziyadeleşir. Ezcümle: Dua edileceği vakit, istiğfar ile
manevî temizlenmeli, sonra makbul bir dua olan salavat-ı şerifeyi şefaatçı gibi
zikretmeli ve âhirde yine salavat getirmeli. Çünki iki makbul duanın ortasında
bir dua makbul olur. Hem bi-zahr-il gayb yani “gıyaben ona dua etmek”; hem
hadîste ve Kur’anda gelen me’sur dualarla dua etmek. Meselâ:
“Allahumme innî es’elukel afve
vel-âfiyete livelehû fid-dîni ved-dünyâ vel-ahireti,
Rebbenâ âtina fid-dünyâ haseneten ve fil-âhireti haseneten ve gınâ azâbennâr.”
gibi câmi’ dualarla dua etmek; hem hulûs ve huşu’ ve huzur-u kalb ile dua etmek; hem namazın sonunda, bilhassa sabah namazından sonra; hem mevâki’-i mübarekede, hususan mescidlerde; hem Cum’ada, hususan saat-ı icabede; hem şuhur-u selâsede, hususan leyalii meşhurede; hem ramazanda, hususan leyle-i kadirde dua etmek kabule karin olması rahmet-i İlahiyeden kaviyyen me’muldür. O makbul duanın ya aynen dünyada eseri görünür veyahut dua olunanın âhiretine ve hayat-ı ebediyesi cihetinde makbul olur. Demek aynı maksad yerine gelmezse, dua kabul olmadı denilmez; belki daha iyi bir surette kabul edilmiş denilir. (Mektubat)
Rebbenâ âtina fid-dünyâ haseneten ve fil-âhireti haseneten ve gınâ azâbennâr.”
gibi câmi’ dualarla dua etmek; hem hulûs ve huşu’ ve huzur-u kalb ile dua etmek; hem namazın sonunda, bilhassa sabah namazından sonra; hem mevâki’-i mübarekede, hususan mescidlerde; hem Cum’ada, hususan saat-ı icabede; hem şuhur-u selâsede, hususan leyalii meşhurede; hem ramazanda, hususan leyle-i kadirde dua etmek kabule karin olması rahmet-i İlahiyeden kaviyyen me’muldür. O makbul duanın ya aynen dünyada eseri görünür veyahut dua olunanın âhiretine ve hayat-ı ebediyesi cihetinde makbul olur. Demek aynı maksad yerine gelmezse, dua kabul olmadı denilmez; belki daha iyi bir surette kabul edilmiş denilir. (Mektubat)
Bu yazı, önemli gün, recep ayı, recep ayı 2017, recep ayı ne zaman, recep ayı ibadetleri, recep ayı ile ilgili hadisler, recep ayı ile ilgili ayetler, regaip kandili, regaip kandili ne zaman, regaip kandili ibadetleri ile ilgilidir.
0 YORUM:
Yorum Gönderme